Tirebolu bugün Giresun iline bagli bir ilçe merkezi olup, doguda Görele ve Çanakçi batida Espiye, güneyde Dogankent ve Güce, kuzeyde Karadeniz ile çevrilidir. Tirebolu’nun 54 köyü mevcuttur: Tirebolu kasabasinin 2000 sayimina göre nüfusu 17.450 kadardir.
Tirebolu adi, üç sehir demek olan Tripolis’ten gelmijtir. Sehir bu adı,yan yana bulunan üç çikinti yahut burun üzerinde ve onlann arkasinda kurulmus olmasindan dolay almistir.
Tirebolu, Tripolis seklinde ilk defa MS. I. yüzyilda yazilmis olan Pliny’in Natura History adli eserinde kaydedilmistir. Pliny (23-79), eserinde Tirebolu kalesi ile Tripolis Çay; olarak andan Harsit Çayi’ndan bahsetmistir.
Tirebolu’nun M.Ö. VII. yüzyilda (takriben MÖ. 656) Karadeniz’de kolonicik hareketine girisen Miletoslular tarafindan kuruldugu rivayet edilir.
Yakininda bulunan Argyria’daki (Halkaova) gümüs yataklari Gümüshane’deki gümüs yataklarindan, önce isletilen Tirebolu, Iskender ve halefleri, Portus Kralligi, Roma. ve Bizans devirlerini yasamistir.
Haçli ordularinin Istanbul’u isgal etmeleri üzerine Trabzon’a kaçan Alexios’un 1204 yilinda Trabzon Imparatorlugu’nu kurmasindan sonra, Tirebolu da bu devletin sinirlari içinde kalmistir. Trabzon Imparatorlugu devrinde asillerin mücadelesi sirasinda bir üs ve hükümdarlarin en güzel ikamet ve sayfiye yeri olarak seçmelerinden dolayi söhret kazanan Tirebolu, Çepniler’in Rumlarla yaptiklari mücadeleye sahne oldu ve böylece tarihi kayitlara yansidigi kadariyla ilk olarak Türkmenlerle karsi karsiya kaldi (1380).
1397 yilinda Giresun sehrini fetheden Haci Emiroglu Süleyman Bey, 1358 yilinda Osmanli hakimiyetine girince Tirebolu, Trabzon Imparatorlugu, ile Osmanli Devleti arasinda sinir teskil etmistir.
Fatih Sultan Mehmed’in Trabzon’u fethi sirasinda Tirebolu, Imparatorlugun elinde bir kale durumunda idi. Muhtemelen Fatih, 1461’de Trabzon’u alisinin ardindan kiyiyi takiben geri dönüşü sırasında burayi da teslim almisti. Fetih sirasinda Giresun ve Tirebolu, gibi sahil sehirleri disindaki kirlik kesim hemen hemen tamamiyla Çepniller’ce iskân edilmisti.
Osmanli idaresi altinda sakin bir hayat geçiren Tirebolu, bir liman sehri olarak gelisme gösterdi. Bu dönemde bazi olaylara sahne oldu. XIX. yüzyilin ilk çeyreginde Tuzcu-ogullari isyani Tirebolu’nun da içinde bulundugu bölgeyi etkiledi. Bunlara, 1809’daki isyanda kaçtigi Erzurum’dan Tirebolu’ya gelerek katilan Kel Ali-oglu Ali Aga, 1816’da Tirebolu’ya hakim olmus, sonra da Kesab’i ele geçirmisti. Az sonra, II. Mahmûd’un gönderdigi iki firkateyn ile bir korvet Tirebolu’ya gelerek yeniden kontrolü sagladi (26 Ekim 1816).
Sehir asil önemli olaylari Birinci Dünya Savasi ve Millî Mücadele döneminde yasadi. Isgale ugramamasina karsilik Ruslar’in Harsit’e kadar ilerlemesi (1916) sehirde büyük bu endiseye yol açti. Ruslar Türk savunmasini kirip Harsit deresini asamayinca butum hirslarini Tirebolu kasabasindan ve halkindan aldilar. Rus dretnotu Maria zirhlisi büyük toplari ile kasabayi döve döve Tirebolu’yu yakip yikti.
Ruslar’in 12 Subat 1918’den itibaren çekilmesinden sonra Millî Mücadele döneminde Rum çetecilerinin faaliyetleri ve bunlara karsi direnis pek çok karisikliga sebep oldu. Izmir’in 15 Mayis 1919 da Yunanlilar tarafindan isgali üzerine Tirebolular 19 Mayis 1919 da bir miting tertip ederek isgali protesto etmisler, istanbul’a çektikleri telgrafta vatanlarini son nefeslerine kadar koruyacaklarini ve bu hususta her türlü fedakarliga hazir olduklarini bildirmislerdir. Giresunlu Osman Aga ve Giresun Askerlik Subesi Baskani Tirebolulu Hüseyin Avni [Alparslan] Bey bu mücadelede büyük rol oynadilar. Tirebolular Milli Mücadelede 248 sehit verdiler. Osmanli döneminde Tirebolu’nun idari yapisi incelendiginde 1515 yilinda Trabzon sancagina bagli, Kürtün kazasinaki dört kaleden ikincisi oldugu görülür. Evliya Çelebi, Tirebolu’yu Trabzon’un bir nahiyesi (1640), Katib Çelebi de kazasi olarak gösterir (1732). Bu idari yapisini uzun müddet devam ettiren Tirebolu, iktisadî sartlarin bir geregi olarak bazen Gümüshane sancagina baglanmissa da, Trabzon’un kazasi iken 1920 yilinin sonlarinda mutasarriflik haline getirilen Giresun’a baglanmistir.
Kaynak: Ayhan YÜKSEL